28 Nisan 2013 Pazar

DOĞAN CÜCELOĞLU'NDAN .....

Nurdoğan Arkış birlikte eğitim verdiğim değerli bir sosyal bilimci. Geçenlerde sohbet ediyorduk, o gün tanık olduğu bir olayı anlattı. Olayı onun gözünden dinledim. Öyküyü dinlerken gözüm yaşardı; içimde bir hüzün oluştu.

Çocuğun yalnızlığını düşündüm.
Çocuk yalnızdı, ama yaşadığı duygulara, “yalnızlık” diyebilecek bir bilince henüz sahip değildi.
Anne yalnızdı, ama yaşadığı duygulara ne anlam vereceğini sorgulayamayacak kadar kalıplanmış ve kurutulmuştu. Bildiği, kendine yapıldığı gibi, korkutmaktı. Konuşturmamaktı. Anne yalnızdı ve korkuyordu.
Beslense büyüyüp gelişip ulu bir meşe ağacı olacak potansiyeli olacak olan meşe palamudu ortamını bulamayınca nasıl bir cılız ağaç olacaksa, bu çocuk da gelişemeyecekti.
Bu öykünün sizlerle paylaşılmasını istedim; “Nurdoğan, bu öyküyü yazsana, lütfen,” dedim.
Geçen gün mesaj geldi.
“Hocam öyküyü yazdım,” diyordu ve bağlantısını veriyordu: http://www.nurdoganarkis.com/index.php?sayfa=icerik_goster&id=333
Umarım okursunuz.
Selamlar, sevgiler,
Doğan Cüceloğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hayatın kokusu

Translate